İŞTE BU BENNNN !!!
14 şubatı bitirdiğimiz şu dakikalarda bugünü ele almak istedim....
Bugünün kötü geçeceği sinyallerini ben geceden gördüm aslında... Gece çok geç yattım ; rahat bir uyku . uyuyamadım , kötü rüyalar yada pek fena sayılmayan kabuslar diye adlandırabileceğim rüyalar gördüm.
Sabah çok geç uyandım ; sabah demeye binbeşyüz şahit yetmez yani . Uyandığım halde yerimden kalkamadım ; uyandığımda ise feci ötesi bir boyun ağrısı canımı pis yaktı ...Ders çalıştım ; okuyamadığım osmanlıca şiirler beni kahretti . Kızılaya şööööyle bir gidiyim geliyim dedim . Gittim ; gitmez olaydım . Ev arkadaşım uyarısını bir gün önceden yapmıştı halbuki; ama ben "bana koymaz" dedim. Ne yanlış bir karar vermişim ; herkesin kolunda sevgilisi , elinde çiçeği , yüzünde kocaman tebessümü ile şıkkıdı şıkkıdı salınıyor sokaklarda . Bende HüsHüs' ü andım bol bol.
Sonra da kendimi mutlu etmeye karar verip sevgililer günü hediyesi aldım ; kalem , tükenmez kalem , silgi , stick it , dosya, kitap ayracı, daksil , süslü zarf olmak üzere naçizane ,ufak-tefek bişeyler aldım .
HüsHüs bana diyo ki ; "sana ilerde kırtasiye açalım." Öyle de zengin gönüllü mü desem , laf dokunduruyor mu desem bilemedim :D
Geri dönüş yolunda ise kavga eden bir çifte bakıcam derken erimemiş bir buz kütlesinin azizliğine uğradım ve öyle pis düştüm ki ; diz kapaklarımdaki diskler çizildi , avuç içlerim sürtünmeden kaynaklanan kısa süreli kıvılcımlar çıkardı sandım .
Ahhaanda! Aynen böyle işte ; ama ben eminim böyle karizma bi görüntü oluşturamadım .
Allah'tan kuytu köşe bir yerdi de pek kimse farkedemedi . Yolun karşısındaki çiçekçi amca "hop!hop!" diye bağırmasa , kızarmış bozarmış bir suratla doğrulurken "dikkat etsene kızım" diye kızmasa daha iyi olacaktı . Sanki ona bi giren çıkan oldu tövbe tövbe yaaa . Salak amca işte hıh !!! Haaa bide kavga eden çiftte her şeyi unutup bana bakıp yarılmasalardı da fena olmazdı . Öküzler benim sayemde kavgayı unutup barıştılar . Bende acıdan gözüm yaşarmış şekilde tıpış tıpış uzaklaştım . Canım fazla tatlı değildir ; ama hala eşofmanımın kumaşının değişi bile dizlerimi acıtıyor desem , şiddeti göz önüne gelir mi bilmem? Bildiğin egedeki efeler gibi küt! küt!!! diye sırayla diz çöktüm . Neyse ...
Uzun zaman sonrasında aklıma geldi , günün kapanışını Muzo ile yapıyorum . Bu adam bir zamanlar radyo dinleme hastalığıma neden olmuştu . Geceleri uykusuz kalmama , dedemle "uyu artık !" kavgaları etmeme , babannemin "ne yapıyorsun sen kızım , delirdin mi ? öyle kendi kendine neden gülüyorsun?" çıkışlarına sebep olmuştu . Belki bir 8yıldır tanıyorum , ara verdiğim çok olmuştu; ama artık dinlerim . Zira kendisi alışkanlık yapıyor bende .
Tavsiye ederim yani , şiddetle hemde : HAFTAİÇİ HERGÜN ; 23:00-01:00 ARASI KRAL POP'TA
Hadin gute Nacht!
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder