22 Şubat 2014 Cumartesi

Sevgilim Bazen Denişik :)

Hüs'ün bazen davranışları tutarsızlaşıyor.....Misal bazen her Türk erkeği kadar homofobikken bazen de millet ne der umursamadan koskoca uzayıp giden bir sırada benim babetlerimi ayağına geçirip kendi spor ayakkabılarıyla dinlenmemde ısrar eden bir adam. Bazen kızsı en ufak davranıştan ölümüne kaçsa da bazen de beni güldürmek için "ayol" diye kırık konuşan, youtube'da izlediğimiz taglerden hareketle çok eğlenince "eehh ne var bunda, o kadar hoşuna gidecekse sen de bana yapabilirsin" diye makyaj masasına oturan bir adam...

Hele artık iyice millet ne der düşüncesinden sıyrılmış gördüm ve bir kez daha sevdim Hüs'ü.
Bi kendisinin, bir odasında kalan diğer astsubayların bir de ergen kızların bayılaarrak izlediği Medcezir'i beraber izledik bu gelişinde. Ben de oyunbozan olmamak adına bu km, bu neci, bu neden böyle yapıyor sorularımla olaya dahil olmaya çalışıyorum o da halinden gayet memnun bana bir heves diziyi anlatıyor.


 Odada izlemeye başladığı zaman arkadaşları değiştir falan demişler ama şimdi haftanın en büyük eğlencesi olmuş; Medcezir izleyip alay etmek, insanlara küfretmek, kızlara laf atmak, sapık sapık yorum yapmak, babanne gibi dizi eleştirmek...

Yine bu gelişinde evimize çok yakın olan kütüphaneye gittik. Sıkılmasın diye bir kitap seç dedim. O da "nasıl olsa iki gün sonra gidicem, devamını okumak zorunda kalmayacağım tırt bi kitap verebilirsin;hafif, kızsı kitaplarından falan" dedi.


Ahanda böyle çirkin elli sevgilim kitaba dalmış, etrafında ona şaşkınlıkla bakan bir sürü adamı umursamadan vakit geçiriyor.


O sırada ben de bu manzaradaydım :)
Çok bayıldığı için kitabı onca askerin arasına,tugaya götüren sevgilim, serinin ikinci kitabını alıp kendine yollamamı bekliyor :)

Yeni Keşfettim ama Eski

Gördüğüm en güzel reklamlardan biri olmasının yanı sıra,
mana verilebilen; aptal saptal çıplak kadınların, üstsüz adamların salınmadığı, anlamlı ve adıyla özdeşik güzel bir parfüm reklamı olması bakımından sevdim...



Bu Anneler Kızlarından Ne İster ?

Şu aralar türkülerle aram yine içli-dışlı. Bunda Hüs'ün gece konuşmalarımızı istek yaptığım türküleri söyleyeerek kapatmasının payı elbette ki çok. Ben sözleri yazıyorum, o söylüyor :)

Neyse olan var olmayan var ah almayayım şimdi :)
Bugünün şarkısı Zahidem... Acıklı, hüzün kokan, Neşat Ertaş'ın bir de Hüs'ün sesinden dinleynce müthiş bir eser... Şarkının sözlerini Hüs'e atarken farkettim ki;
"anan seni seni bana verirse, nemize yetmiyor el kadar hasır..." 

Sahi bu anneler bu kızlarından neler istiyor da, "zengin" olsun, "malı olsun" "yaşı büyük olsun" "gözü kara olsun" "erzurumlu olsun" "antepli olmasın" "sağa bakmasın"  "memur olsun" "ailesi 7göbek aristokrat olsun" bla bla bla...


Benim başıma gelen onun başına gelmesin diye mi?
Ben yaşamadım; o rahatı yaşasın diye mi?
Kompleks mi?
Kendi hayallerinde mi gerçekleştirmek istemesi mi?

Nedir bu annelerinin kızlarından istedikleri?????
not; din konusunda azacuk ince bir çizgisi olan anam, sokaktan geçen çöpçü istese vericem sizi der Allah'tan...

o zaman gelsin,



12 Şubat 2014 Çarşamba

Benim Güzeller :)

efenim bunlar benim güzeller;



anlaşılacağı üzre burnumda tütüyorlar ki bol bol anmaktayım...

sol başta benden büyük olduğunu belki tahmin etseler de yaşına asla inanmadıkları süpersonik ablam... arkadaş ve yakınlarımdaklerin ailenin en güzeli seçtiği hatun.... beni en çok benzettikleri kişidir kendi aynı zamanda...



renkli ruhu hiiç değişmesin inşallah...
*   *   *


bu hatun kişisi de benim bir küçüğüm... benden dört yaş küçüktür kendisi ve o da bizim ailenin tümünün tutulduğu yaşını göstermeme hastalığına yakalanmış olduğundan daha ufak anılır hep... ayrıca benim 3güzeller arasında gelecek vaad eden klasmanında birncim :) (3güzel derken ben hariç tabii !!! )


hep bi hava hep bir eda... bu nedir yahu !!!

*   *   *


bu vatandaş bir zamanlar nerdeyse benim tıpatıpımken alıp başını yürüyen erkek kardeşim...kendisi evin en küçüğü, biricik oğlumuz :) gerçi şimdi yeğenler var ayrıca eşşek kadar herif neresi küccük :)



benim lisemde böyle bir çocuk olsa kesin aşık olmuş, kerem olup yanmıştım... karizmanın sözlük karşılığıdır nokta net !

*   *   *



bu da evimizin ablası.... kızım 2014 yılı itibariyle kaç yaşındasın farkında mısın ? ben şahsen her sefernde senin yaşına hayret hayret hayret ediyorum... 


ikinci yeğenimin doğumundan sadece günler sonra... yüzde ne bir makyaj, ne fotoda bir hile. hani kız çocuğu annenin güzelliğini alırdı??? hani loğusa dönemi kadınlar çirkin olurdu??? hani yüzü gözü şişer, kızarıp bozarırdı???? lan, ateyizler açıklayın !!!

*   *   *


eee tabi bu güzel genlerin alınmış olduğu kaynak da şahaser olunca... ehem ehemmm !!!
birçok fiziksel özelliğimiz olsa da ilk bakışta pek benzemediğimiz validemiz... 
bir gözü yeşil, bir gözü ela,
eee bu güzelliğe can feda :)




Peder bey gençliğinde az can yakacak tipte değilmiş... bence hala yakışıklı...
amma velakin pek kesmeyi sevmediği sakalları ve genelde hep nasıl yakalanıyorsa en saçma pozlarla veya pek görmek istemeyeceğiniz ev halleriyle dolu fotoğraf albümünde zaman kaybetmek istemedim pek :)
kimilerinin beni en çok benzettiği zat-i alileridir muhterem...

ANLAŞILACAĞI ÜZRE EVİN EN ÇİRKİN BENİM EVET; ne var yani !!!!

bu yaptığım "acıya gülmek" 
evin hem en çirkini, 
hem en kilolusu -ki doğuma iki gün kala bile benden 2-3 kilo zayıf olan ablam da dahil buna
orta kardeş bunalımında savrulmuş biriyim ben...
acıyın bana hımmmm :(


o zaman gelsin;
benim tüm güzellerime 




bu arada unutmayın haaa !

11 Şubat 2014 Salı

BAKIŞ AÇISI...



herkesin kendi bakış açısı var... bir olaya bin yorum gelebiliyor...misal bundandır nefretim bir edebiyatçı olmama rağmen şair burda ne demek istemiş'i bulmaya...sen ancak şair burada bana ne hissettiriyor, benim hayal dünyamda ne oluşturuyor'u bulabilirsin...

farz-ı misal bugün;
*iş yerinde pinti olarak adlandırıldım...
(ev arkadaşım gittiğinden beri kaloriferi hiç açmadığımdan... "bu tarihte, bu havada, ankara'da... aa aaaa!!!")

*babam tarafından para konusunda dikkatsiz olarak adlandırdım...
(tamir ettirmek yerine bi ay umursamadığımız için damlaya damlaya faturayı göle çeviren musluktan kol gibi giren...pardon gelen 350liralık su faturasını öğrenince)

*erkek arkadaşımca savurgan diye adlandırıldım...
(para konusunda ya dikkatsiz, ya gereksiz harcayan; ay sonunu düşünmeyenmişim...)

*eee bana göre de normalim bilader

ee napcaz şimdi?
o zaman gelsin;


6 Şubat 2014 Perşembe

Şimdi Bak Gör Beni #2




*Şu ara karbonitla resmen aşk yaşıyorum... Ekmekarası ve favorim dürüm. Poğaça bi-iki kere aldım panik etme nolur :)


*Ankara'dan Kuğzuu'm geldi geçti ve şimdiden çok özlendi :( Bir nişan, deli-dana gibi alışveriş turu, nazarlara gelip ayak burkma, bir gece acil turuyla sağsağlim tamamlanan gezi kısa sürse de hatun kişisi hocaanım :) daha anası, babası, danası, yiğeni var görcek. Okuyosan Sibel bak ! Bak da gör tatil ne kısa süren bir nimettir... Okulun başlamasına son 3 gün :)

*Şu ara modum şu;







Temam dantel olacak :) Sonunda yolumu buldum. Geçmişte de gelinlik bakıodum, modellere falan. Ama bu yaz inşallah iş ciddiye binip söz yaparsak gelecek yaza düğün var demektir bu. Eskiden güzel gelinliklere vurulup bu olsun diyordum ama iş ciddilik yoluna girince tipik alışveriş kuralımı uyguladım.
1)hangi model sana gider?
2)modelden önce istediğin kriterler neler?
3)teman ve tarzın nasıl olsun istiyorsun? gibi...
gerdanı kapatan boyna kadar dantel, kolları dantel bir gelinlik istiyorum/ dantel perde kumaşı gibi olmasın/ boğmasın beni/ tema dantelse asla kırık beyaz olmaz unut, bembeyaz olmalı/ etek kısmı dantel istemiyorum, göbekten yukarısı dantel olsun ki duvak eteğe indiğinde duvağın ucundaki danteller kaybolmasın etek kısmında belli olsun/ dantel- kumaş geçişi düzgün olsun sırıtmasın/ etek göz yormasın, sade olsun, üstü yeterince dantel belki biraz taş-maş olacak/ duvak sade olsun/ bla bla blaaa
Bu dertlerimi anlattıktan sonra eşşek değil ya terzi öneride bulunur herhalde :)

Hüs de bildiğiniz bir Cengiz Abazoğlu bir Hakan Akkaya ruhu varmış da biz bilmiyomuşuz. Gelinlik fotoğraflarını attım; yok şunun dantel motifi güzel, şunun arkası ötekinin önünde daha iyi durur, berikinin kuyruğu güzelmiş vs vs :)


not;Tam Türkiye gündemine uygun şu şiirini koymadan edemeyeceğim!
*İki arkadaşımla dün akşam Bedirhan Gökçe'nin şiir-sohbet gecesine gittik. Hiçbir haltı iyi değilse bile bu gençlik parkı etkinliklerinde seviyorum büyükşehir belediyesini...(kimse kusura bakmasın ama yiğidi öldür hakkını yeme mantığım ve adalet duygum bunu söylemeye mecbuuur ediyor beni)



*24 yaşındayım sevgililer gününde hep yalnızdım.... hadi onu geç Hüs'le bu mart 5yılı bitirmiş olacağız bir sevgililer günü yanyana değildik... Ama bu yıl şu manzaradan kurtuluyorum çünkü inşallah Hüs yanımda olacak bu sene :) Mutluyum huzurluyum :D

ohh valla rahatladım yazdıkça... bu bol resimli yazı yazma olayını özlemişim hem pratik hem atıştırmalık oluyo :)

*Şu ara en çok dinlediğim parçayı paylaşmadan geçemiiciğim;
not; bu boy kirli sakal her adama yakışır sanıyordum ama fena halde yanılmışsam demek ki... hayır eli yüzü de düzgün çocuk niye böyle olmuş ki; saçı da kısa ondan mı gitmemiş? yok yok bariz yakışmıyo :(

o zaman gelsin;

4 Şubat 2014 Salı

geç kaldın...gelmesen de olur artık...

diye gurur yapmadan eskiden edilmiş bi-iki lafı aktarıp gidicem;
konu bütünlüğü yoktur, gecenin bir yarısı benden o performansı bekleyen arkadaşa afiyet olsun; muhtemelen yakın tarihte beynini yemiştir...


Görüntümüz düşünceli bir izmir'li esnaf arkadaşın bayan wc'sinden. Erkek tarafında da jöle, deodorant vs varmış'mış bilemiyciiğim. İşin ilginç yanı -bence yani-  burası bi cafe-bistro değil, nargile kafe. Yani olay çay, nargile, ıhlamur hesabı...Bu sahne olmasa da olur gayet tabi...
not; evet hususi kadın değil bayan diyorum; çünkü kadın kelimesinin büyük ihtimal diftong değişimi sebebiyle oluşan kulağı tırmalayan çirkinliği ve kabalığı yüzünden hiç hazzetmiyorum... 


Bazen böyle süpriz misafirleriniz olabiliyor, kitabınıza katık oluyorlar...
not; ev benim değil, haliyle halı ve koltuk örtüsü benim zevkim değil :) eğlenceli kişilik ablam'a ait


Bazen böyle renkli kişilikler karşınıza çıkabiliyor, siz simsiyah giyinmişken yaşınızın iki katı teyze alay edercesine gezebiliyor...


Kendimi şimdiden taşınma moduna soktum... Çok erken biliyorum; ama üzgünüm sevgili odam artık odadaki tek emanet eşya benmişim gibi duruyor...


İnsan büyük konuştuğu, asla yapmam dediği şeyi yaşamadan ölmezmiş...IT'S THE RULE !!! Hay bin kunduz...Sen onca sene ergen ergen öss dönemi assssla antalya'da okumam de, sonra formasyon işi çıkınca; ev arkadaşım da ankara'da formasyon ili belli oluncaya kadar buralıyım, antalya'ya nasıl olsa dönmicem de...
Sonra tut evde yaşar para biriktiririm / yeni bir ile, eve, yurda vs kim alışacak canım !!! de ve hayalinin ilk sırasına yerleştir(işte bunlar hep mantık evliliği...)... VAYY ARKADAŞ BE !!!
hayırlısı diyorum,
ii geceler diliyorum
yewwwrruuğm...